Mezarla Randevu (Night Huntress, #1) - Jeaniene Frost | Yorum

Adı: Mezarla Randevu
Yazarı: Jeaniene Frost
Yayınevi: Artemis Yayınları
Sayfa Sayısı: 448
Goodreads Puanı: 4.22
Seri: Night Huntress #1

MEZARLA RANDEVU
ATEŞLE Mİ OYNUYORSUN, KEDİCİK?
Yarı vampir Kedicik, Catherine Crawfield, kendini bildi bileli ölümsüz kan emicilerin peşinde. İntikam almak istiyor.
Çünkü bu parazitlerden biri babası olabilir.
Babası... Annesinin hayatını mahveden adam. Ancak yolu bir gün vampirleri avlayan Bones'la çakışıyor. Ve kısa sürede tuhaf bir ikili haline geliyorlar.

Kitabı bitirdim ve sanırım ben de bittim.

Yorumuma başlamadan önce bu kitabı ikinci okuyuşum olduğunu belirtmek istiyorum; ilk seferinde kitap daha yeni çıkmıştı ve bende mini mini bir yedinci sınıf öğrencisiydim. Serinin geri kalanına devam edebilmek istediğim için kitabı en baştan okuma kararını almış olduğum için çok mutluyum, çünkü yer yer olayları hatırlayabilsem de genele bakıldığında o kadar çok şeyi unutmuşum ki! Tekrar okumak hiçbir şekilde sıkıcı olmadı ve tüm heyecanları, tek tük yerler hariç, o kadar mükemmel bir şekilde tekrar yaşadım ki.

Vampir kitaplarına karşı olan ön yargının ne kadar kötü olduğunu bilen ve bu ön yargıya katılsa mı, yoksa onunla savaşsa mı karar veremeyen birisi olarak bu serinin yeri bende her zaman ayrı olacak sanırım. Olay akışı gerçekten uyumlu bir şekilde ilerliyor ve yazar gerektiğinde haftalar atlamaktan çekinmiyor; hız bir sorun değil, çünkü mükemmel bir şekilde ayarlanmış bir dizi olay görüyoruz ve aynı şekilde "büyük olaylar"a yer vermekten korkmuyor. Belki Taht Oyunları'nın yanından geçemez bu konuda, fakat oldukça çok karakter ölüyor ve bu da yazarın bize sunacağı daha ne karakterleri olduğumu merak ettirmiyor değil.

Bazı yerleri oldukça ateşli, bazılarıysa sizi gülmekten öldürebilecek komik ve Cat'in yerli yersiz davranışları her zaman eğlendirici. Yan, arka kapak yazısı dikkate alındığında bu tam bir spoiler sayılır mı bilmiyorum, fakat Cat'in ne kadar saçma şeyler söyleyebilme kapasitesine sahip olduğunu çok güzel bir şekilde anlattığı için bu cümleyi sizinle paylaşmak istiyorum:
Selam. Biz Bones'la yatıyoruz.
Bunu kim yeni tanıştığı bir kadına söyler ki? Tabii ki de Catherine Crawfield! Aynı şekilde Cat'in Bones'u koruma içgüdüsü nedeniyle, Spade'le olan tanışmasında da bayağı gülmüştüm ve kitabı ikinciye okuyor olmam hiçbir şey değiştirmedi, iki dakika okumaya ara verdim ve durum oldukça hoşuma gitmiş bir şekilde güldüm.

Aksiyon konusunda hiçbir eksiği olmayan ve kesinlikle "çekingen" sayılamayacak bir dili olan, harika eğlenceli bir kitap olduğunu düşünüyorum. Kitapla ilgili tek sorunum sonuydu; bu da kötü bitmiş olmasından veya uygun bir şekilde sonlandırılmamış olduğunu düşündüğümden değil, gereğinden fazlasıyla duygulanmış olmamdan kaynaklanıyor. Tabii sizlere bunun nedenini söylemeyeceğim, eğer merak eden varsa, alsın kitabı okusun.

Şu an ikinci kitaba geçmek için sabırsızlandığım dakikalarda olduğumuzdan, kitabı ne kadar sevdiğimi anlatmayı bırakmam gerektiğini düşünüyorum; fakat aynı zamanda hak edeceğinden daha az bir şeyler söylemek de istemiyorum hakkında. Bones karakterini ne kadar özlemiş olduğumu kitabı tekrardan okuyana kadar hatırlayamamış olmam üzücü, eğer bu kadar eğleneceğimi bilseydim kitapları çok uzun süre önce tekrardan okumuştum ben.

Vampir, gulyabani, hayalet ve daha kitapta karşımıza çıkmayan diğer fantastik yaratıkların olduğu kitapları sevmiyorsanız yapabileceğim bir şey yok, fakat eğer paranormal olayların bir hayranıysanız ve bu seriyi okumadıysanız çok şey kaçırıyorsunuz. Seksi kapakların ve insanların garip garip bakmasına neden olan isimlerin altında, okurken gerçekten eğleneceğiniz mükemmel bir seri yattığını düşünüyorum ve en azından bir ilk kitabını okuyup kendinizi denemeniz gerektiğini savunuyorum.

Kısacası kesinlikle öneriyorum ve kitap benden kocaman bir EVET alıyor. Şimdi de gidip ikinci kitabı okumaya başlıyorum, çünkü eğer hemen başlamazsam kitabın sonuna dayanabileceğimi sanmıyorum.

Minik bir not: Kitabın son kısmını The Pierces'tan Kissing You Goodbye dinleyerek okumuştum; aman siz siz olun, yapmayın öyle şeyler. Sonra benim gibi psikolojiniz bozuluyor, içten içe ölüyorsunuz. Ben yaptım, siz yapmayın.

Ezgi Tülü

Boğaziçi Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı öğrencisi. 2014'ten beri kitaplar hakkında konuşuyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder